Hakkımızda

Çağdaş Hukuk Danışmanlık, Bolu ilinde 2015 yılından bu yana faaliyet göstermektedir. Mesleğinde deneyimli, üretken, araştırmacı, çözüm odaklı genç ve dinamik bir ekip ile müvekkillerimize hizmet vermekteyiz. Adaleti sağlama inancı ile sadece Bolu da değil tüm Türkiyede önde gelen ve adından bahsettiren bir hukuk bürosu olma hedefi ve vizyonu taşımaktayız.

İletişim

MURİS MUVAZAASI (MİRASTAN MAL KAÇIRMA)

MURİS MUVAZAASI (MİRASTAN MAL KAÇIRMA)

Muvazaa, tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacıyla aralarında gerçek iradelerine uymayan, görünüşte geçerli olmasına rağmen, kendi aralarında hüküm ifade etmeyen bir sözleşme yapma konusunda anlaşmalarıdır. Mesela, mirastan mal kaçırmak amacıyla üzerindeki taşınmazları üçüncü kişilere tapuda satış yoluyla devreden miras bırakan muvazaalı işlem yapmıştır. Çünkü, tarafların görünüşte yaptığı satış işleminin amacı mirastan mal kaçırmayı gizlemektir. Bu nedenle, görünüşte yapılan satış işlemi de tarafların kendi aralarında gizli olarak yaptıkları sözleşme de geçersizdir. Muris ile üçüncü kişi (ülkemizde çoğunlukla üçüncü kişi murisin mirasçılarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır.) diğer mirasçılardan mal kaçırmak kastı ile hareket ederek örneğin murisin adına kayıtlı olan taşınmazları satış, ölünceye kadar bakma akdi yapmak gibi yöntemler kullanarak diğer mirasçıların miras paylarına ulaşmasını engellemeye çalışmaktadırlar. Murisin mirasçılarından mal kaçırmak kastı ile hareket ettiğinin ispatlanması halinde mirasçılar miras paylarına tekrar ulaşabileceklerdir. Muris muvazaası tanık dahil her türlü delil ile ispatlanabilecektir.

Muris muvazaasına dayalı olarak açılan davalarda zamanaşımı veya hak düşürücü süre söz konusu olmayıp murisin ölümünden sonra her zaman açılabilecektir.

Muris muvazaası sebebine dayalı olarak dava açılabilmesi için murisin mirasçılarından mal kaçırmak kastı ile hareket etmesi şarttır. Murisin minnet duygusu ile veya mirasçıları arasında hakkaniyet ölçüsünde mirasını paylaştırmak istediği iradesinin varlığı durumunda muris muvazaasından söz edilemeyecektir.

  • Y.1.HD. T.12.06.2013 E.2013/9933 K.2013/9763

“…Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle mirasbırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır. Somut olaya gelince, mirasbırakanların tüm mal varlığına yakın bölümünü teşkil edecek nitelikteki eldeki davaya konu 13 adet taşınmazını davalılara ölünceye kadar bakım akdiyle temlik ettikleri kayden sabittir. Somut bu olgu, yukarıda değinilen ilkelerle birlikte değerlendirildiğinde mirasbırakanlar Tahir ve Selimiye’nin ölünceye kadar bakma aktini daha az miktarda taşınmaz devrederek sağlama imkanı varken çok fazla sayıda taşınmazları temlik etmekteki gerçek iradelerinin aslında bakım sözleşmesi yapmak değil, diğer kız çocuğu olan mirasçıdan temliki yaptığı erkek çocuğuna ve gelinine mal kaçırmak amaçlı olduğu sonucuna varılmaktadır.”

  • T.C YARGITAY 1.Hukuk Dairesi Esas: 2017/ 5368 Karar: 2019 / 4574 Karar Tarihi: 11.09.2019

Öte yandan, satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur. Ancak semenin, bir başka ifade ile malın bedelinin mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet veya bir emek de olabileceği kabul edilmelidir. Esasen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının, mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinde kuşku yoktur.

  • T.C YARGITAY 1.Hukuk Dairesi Esas: 2017/ 5368 Karar: 2019 / 4574 Karar Tarihi: 11.09.2019

Öte yandan, satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur. Ancak semenin, bir başka ifade ile malın bedelinin mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet veya bir emek de olabileceği kabul edilmelidir. Esasen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının, mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinde kuşku yoktur.

İçerik Kategorileri : Genel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Menü Görüntüle